Çarşamba, Ağustos 22, 2007

siyah-beyaz


Hayatımdan tüm aslan burcu erkeklerini çıkarmaya karar verdim. Hatta burçla kaleyle ilgisi yok, hayatımda ki tüm korkak, kibirli, duygusuz ve ilgisiz erkekleri çıkarıyorum bundan böyle. Tek tek, geri dönmemek üzere sileceğim hepsini. Kendini tanımayan hiç kimseyle uğraşmayacağım kesinlikle. Ne yapacağını bilmeyen ürkek kadınlar kalabilir, onların bir zararı yok uzun vadede ama bu nitelikte adamlar içimi çürütüyor benim, neşemi, umudumu çalıyor.

GÜÇLÜ adamlar istiyorum hayatımda artık.



Güç dediğimde ilk akla gelen “para” olmayan adamlar. 2 dakika önce tamamen bana katıldığını, aynı fikri paylaştığımızı söylerken, 2 dakika sonra üstü olan bir insanla aynı konuyu tartışırken ve konunun kişiler arası hiyerarşiyi ilgilendiren hiçbir tarafı yokken, birden düşünceleri yumuşayıp, “tabi siz de haklısınız, kesinlikle katılıyorum” demeyecek kadar güçlü bir adam mesela. Ya da beni zıvanadan çıkmış bir minibüs şoförüyle 1lira 25 kuruş için muhatap olmak zorunda bırakmayacak bir adam. Paranın değil tavrın önemli olduğunu anlayıp konuyu kapatabilecek bir adam. Ya da sevgilisi ah dediğinde çevresinde 88 tur atarken, ben 2 adım ötesinde için için ağlarken omzunu benden esirgemeyecek kadar kendinden emin bir adam. Belki valizleri taşımama hiçbir zaman izin vermeyecek ama yorgunluktan ölmüşken, “şu elimdekileri alsana yaa, ağır geldi” diyebilecek bir adam. Otomobile binerken kapıya tutarak güçte gösterilemez nezakette, tam hızını almış giderken, uzakta karşıya bir türlü geçemeyen bir yaşlı teyzeyi fark edip yol verecek ama bunu bana, birilerine yaranmak için yapmayacak kadar güçlü olmalı hayatımda ki adam(lar).


Baştan sona hatalı olan bir astını, herkesin içinde yerden yere vurmayacak kadar kontrollü olmalı gücü, maskelere ihtiyacı olmamalı. Ya baştan sona dürüst olmalı ya da söylediği yalanı ölene dek gizleyebilecek kadar zeki. Önce yalan söyleyip sonra itiraf edenleri de, ettikleri 3 kuruşluk yalanı saklamayı beceremeyip yakalananları da istemiyorum hayatımda. Yalan da olsa gerçekte söyledikleri, tüm varlığıyla ağzından çıkanları savunabilecek kadar güçlü olmalı bir adam.

Ait olmayı da sahip olmayı da, çulsuz olmayı da kral olmayı da bilmeli. Sahip olduklarına ait olmayacak kadar güçlü olmalı iradesi, kralken kibirlenmeyecek çulsuzken isyan etmeyecek kadar güçlü olmalı inancı.

Beni hayatında istemiyorsa karşıma geçip açık açık anlatmalı ne derdi varsa, hayır diyebilecek kadar güçlü olmalı. Ve beni hayatının bir parçası yapmak istediğinde tam olarak hangi parça olacağımı söyleyebilecek kadar hakim olmalı büyük resme...

Anlatamam bunu size belki ama ideal erkek tarifi değil bu benim için. Kardeşimden, kuzenimden ve aslına arkadaşım deyip aynı sofraya oturduğum adamlardan bahsediyorum. Değer verip zaman ayırdığım, derdini dinlediğim, derdimi anlattığım adamlardan... Yoksa aşk gelip kapımı çaldığında şu tükürdüklerimin hepsini tek tek yala(yabili)rım hiç beni bozmaz. Ama sonra, “ben böyle bir adamın hayatıma girmesine nasıl izin verdim, neden engel olmadın bana?” diye ağlarsam, bana katlanabilecek kadar GÜÇLÜ birilerini istiyorum yanımda...

dibine not: kişiye özel bir karar değil bu. kimse yok yere üstüne alınmasın, üstüne alınması gerekenlerle çoktan ilgili konuşmalar yapıldı-yapılıyor...

7 akıllı çıkaramadı:

Ümit Kurt 23 Ağustos 2007 10:48  

Şimdi yazmadan duramayacağım.

Hayatındaki kadın erkek tüm korkak, kibirli, duygusuz ve ilgisiz insanları çıkarmalısın bence MD.

Ürkek kadınların da bir sürü zararları oluyor emin ol.

Ayaklarının üzerinde duruyor gibi görünüp aslında kendi içlerinde çaresiz olmayan, mutlu görünüp aslında mutsuz olmayan, maskeler takmayan, bi sürü eğitim almış pek çok güzel iş yapan ama aslında evinde oturmayı istemeyen, sevgili denince aklına Brad Pitt ya da banka hesabı gelmeyen, her hafta, her ay ayakkabı değiştirir gibi sevgili değiştirmeyen, bunun sevgi olmadığının ayrımında, geçmişiyle barışık, kendisiyle barışık, önemli olanın başkalarına hava atmak olmadığını kendi hisleri olduğunu bilen, içi dışı bir, söyleyeceği şeyi karşındaki insanı kırmamak gibi bir bahanenin ardına saklanmadan söyleyebilen, içinde bulunduğu bir durumda gerektiğinden hem kendisiyle hem karşındakiyle savaşıp terketmeyen, bırakıp gitmeyen, bırakıp gitmenin sadece yazık olduğunu bilen, acı çekebilen, çektirebilen, şımarmayı bildiği kadar şımartmayı da bilen, tamamlayabilen, sorgulayabilen, sorgulanabilen ve bundan gocunmayan... liste uzuyor... böyle insanlar olsun hep yanımızda.

herşey bir yana herkesi olduğu gibi kabullenmeyi de bilmeliyiz. değiştirmeye çalışmadan gelişmesine destek olmalıyız, olmuyorsa ya konumunu yeniden belirlemeli ya da hoşçakal demeliyiz. ve fakat gayret etmeden, kavga etmeden terketme korkaklığını göstermemeliyiz gerçekten sevdiklerimizi.

Ümit Kurt 23 Ağustos 2007 11:00  

Tekrar okuyunca takıldım.

"Yoksa aşk gelip kapımı çaldığında şu tükürdüklerimin hepsini tek tek yala(yabili)rım hiç beni bozmaz. Ama sonra, “ben böyle bir adamın hayatıma girmesine nasıl izin verdim, neden engel olmadın bana?” diye ağlarsam, bana katlanabilecek kadar GÜÇLÜ birilerini istiyorum yanımda..."

Emin ol bozar...

Seni ve olmasını istediğin GÜÇLÜ birileriyle olan ilişkilerini...

Adsız,  23 Ağustos 2007 12:21  

güçlü erkek var mı..
aslan ya da koç ya da yay.. her neyseler artık..

zeynep 23 Ağustos 2007 21:29  

@ümit; önce şu var ki, güçsüz, korkak, kararsız bile olsalar kadınları daha kolay tolere edebiliyorum hayatımda. ama böyle adamlar gerçekten neşemi çalıyorlar benim. hiç gerek yok. temennilerinin tümüne katılmakla birlikte kimseyi terk etmediğimi de eklemek isterim. ben hiç bir zaman kaçak oynamadım, sevmekten ve çabalamaktan vazgeçmedim o yüzden şimdi gidiyorsam biliyorlar nedenini ve aslında (bazılarını en azından) sevmekten vazgeçmediğimi...

@turuncu'cum hangi cesaretin c'si bu? kimin cesareti?

@ümit; elbette tasvir ettiğim gibi bir adama kapılmam pek mümkün değil ama aşk bu. ben herşeyine, herşeyiyle varım aşka. o yüzden bozmaz sahiden beni. ve işte tam da bu yüzden güçlü olmalı hayatımdaki diğerleri. böyle saçma sapan şeylere kalkışıp, acı çekersem "ben demiştim" demeyecek kadar güçlü...
ha tabi gönül ister ki tüm tariflere uyan güçlü bir adam gelsin çalsın kapılarımı aşkla ama...

@d'cim, ciğer parem; şuraya ayda yılda bir uğrayıp tek cümle yazıyorsun, onla da beni mahvediyorsun ya, helal olsun ne diyeyim!
yine haklısın gene haklısın.

PuCCa 21 Eylül 2007 19:59  

aynı şekilde bende; hayatımda ki bütün balıkları çıkarmayı, hatta toptan katliam yapmayı, çatır çatır yakmayı, diri diri gömmeyi, gözlerini tırnaklarımla yerlerinden çıkarıp suratlarını tokatlamayı istiyorum:)))
balık burcu erkeğide güçsüz olduğu halde kendini boy aynasında gören bencil yaratıklar.. :(

zeynep 21 Eylül 2007 20:19  

@pucca; ay balığın kadını ayrı dert erkeği ayrı valla. silmişken hepsini silmek lazım! ama hepsinden önce şu güçsüz adamlardan kurtulmak gerek!

doradoraa [at] gmail [nokta] com

ne güzel demişleR

deli saçması

  © Free Blogger Templates Blogger Theme II by Ourblogtemplates.com 2008

Back to TOP