Pazartesi, Mart 03, 2008

çaresiz mavi

Yardımınıza ihtiyacım var!

Evi terke ederken insan yanına neler almalı? Yani en elzem, hayatta kalmak için olmaz olmazlar neler ki?

Ben öyle bir valize hayatta sığamam. Bi’kere kitaplarımı ve anılarla dolu ayakkabı kutularımı bırakamam ama bi’şeylerden vazgeçemem gerek artık. Yetti, bittim, tükendim, içim kurudu. Bu gece bu saatte evdeysem, gittiğim yerden apar topar döndürüldüysem, hem de bir hiç uğruna…

Gelip eve hala incir kabuğunu doldurmayan şeyler için bangır bangır kavga ediyorsam babamla. Ve annem sanki sesler alt komşudan geliyormuş gibi dergi karıştırıyorsa ve kardeşim telefona yapışmış sevgilisiyle konuşuyorsa ve ben… Neyse…

Nedir yani evi terk ederken ne almalı insan yanına? Aslında babam “çık git o zaman kızım” dediğinde basıp gitmek vardı ya. Nerde bende o yürek? Ve lanet olsun yürek meselesi de değil bu sadece! Neyse konu bu değil artık.

2 kot, iş günleri için 2 kumaş pantolon, 2 elbise yaz geldi şimdi bodyler katlayınca küçücük oluyor zaten sığdırabildiğim kadar body, iç çamaşırı, çorap, havlu, bir-iki mont, eşofman, pijama, 2 çift ayakkabı hayatta yetmez ama fazla yerimiz yok bir spor bir klasik 2 çift pabuç. Makyaj malzemeleri. Hımm, epilatörü unutmamalı.

Bilgisayarda buraya yazılmış/yazılmamış tüm yazılarımın yedekleri var, onları imha etmek lazım. İpod’un notes klasörüne aktarabilir miyim acaba onları. Off yine bir sürü teknik iş. Bu günceyi de toptan imha etmek lazım. Kardeşim biliyor sanırım adresi, çaktırmıyor bana.
Haa sahi firefox’a tanımlı şifreler vardı onları silmek lazım. Hatta firefox’u tümden kaldırmak lazım bilgisayardan history falan da silinsin.

Emektar günlükleri almalı. Ya da son bir iki tanesini almalı sadece, eski okurlarsa anlarlar belki. Hah! çok iyimser gördüm kendimi! Hepsini almak lazım tabi ki… Off sadece günlükler yetmez ki o ayakkabı kutularının içi top secret neler neler dolu! Demek ki onları önceden bi’yerlere göndermek lazım.

Başka nedir yani acil ihtiyaç? 3–5 ay izimi kaybettirene kadar ortadan kaybolmak için olmazsa olmaz ne var yani? Paran varsa her şeyi elde edebiliyorsun zaten. Gerçi ilk etapta tanıdık kimselere sığınamayacağımı ve kendimi bir otele atacağımı düşünürsek ilerleyen zamanlarda kıyafete ruja para harcayabileceğimi hiç sanmıyorum. Haa sahi, temiz, küçük mümkünse Anadolu yakasında bir otel bulmak lazım. Var mı bildiğiniz bi’yer? Ya da bana evinin bir odasını kiralayabilecek birileri? Ciddiyim. Çok ciddiyim.

Ben bunca zamandır bi’şeyleri değiştirmek için azar azar, minik minik adımlar atayım, farkında olunmadan yoluna koyarız belki, anlaşırız diyordum ama nafile. Zaten beceremiyormuşum demek ki bu güne kadar. En iyisi çat diye kestirip atmak. Kapıyı çarpıp çıkmak.

Bugüne kadar tanıdığım herkesin kayıtlı olduğu telefon defterini almak lazım. Telefonu değiştirmek lazım. Hadi o hazır. Şirketin verdiği hattın numarasını evdekilere hiç söylememiştim zaten. İz bırakmamak için başka yapılması gereken bi’şey var mı benim şimdi aklıma gelmeyen?

İş yerinin kapısına dayanırlar o kesin. Hadi güvenlik her sabah beni bile öttüm diye 2 kez x-ray’dan geçirmeye utanmıyor, binanın içine giremeyeceklerini umuyorum. Ben nasıl çıkacağım iş çıkışı dışarı? Peşime adam takmadıklarından nasıl emin olacağım sığınağıma giderken. Neler yaşanabilir en kötü?! Ve bunlarla baş etmek için n’apılır? Neyse bu artık ikinci adım. Ben önce bir basıp çıkayım da, sonrasını sonra düşünürüz.

Eee başka bu kadar mı yani? Bu kadar kolay mı?

Hah buldum nüfus cüzdanıyla diplomayı bi’de sağlık karnesini almak lazım. Başka resmi evrak var mı unutulmaması gereken?

Yani gayet tek bir valizle hatta biraz daha kıssak sırt çantası kıvamında bir çantayla kapıyı çarpmak mümkün öyle mi?

Peki zamanlama? Kalacak yeri ayarlamadan hemen bu gece çıkamayacağım aşikâr. (gerçi içimden bir ses bu kadar hesap kitap yaparsan hiç olmaz, zaten uyuyup uyandıktan sonra sinirin azalacak, gözünü karartıp çık git bu gece sessizce, diyor. Haklı olma ihtimali yüksek ama hem bu kadar büyük ve aptalca bir risk alamam hem de herkesin evde olduğu bir sabah çıkıp gitmek akıllıca değil, herkes bir arada olacağı için çok kolay organize olup aramaya başlarlar, benim de çok fazla seçeneğim olmadığı için fare gibi kısılır kalırım) Galiba en makulü bir sabah işe gitmek ve dönmemek.

Yani bu işin planı bir dosya kâğıdına sığacak kadar kısaysa ben niye hala burada oturuyorum? Lütfen eksik kalan ne varsa söyleyin. Anasını satayım bu böyle eşe dosta akıl danışılabilecek bir konu da değil ki? İz bırakmadan ortadan kaybolacaksam kimselere de anlatmamam lazım değil mi?


17 mayıs cumartesi:23:59

0 akıllı çıkaramadı:

doradoraa [at] gmail [nokta] com

ne güzel demişleR

deli saçması

  © Free Blogger Templates Blogger Theme II by Ourblogtemplates.com 2008

Back to TOP