Ne garip, ne güzel, kilometrelerce uzakta aynı güneşin batışını izlerken, aynı şeyleri düşünmemiz. Peki bu heyecan yeter mi ayakta kalmaya, “biz” olmaya, birlikte mutlu olmaya?
Hani nerede akışına bırak, su yolunu bulur diyen, şimdi neden bu kadar kaygılı? Anlayan beri gelsin...
Ne çok soru var sorulması gereken, ve ne çok cevaba ihtiyacımız var karar verebilmek için.
Neden Joel’in Clementine dediği “
tamam” gibi tek bir cümleyle çözülmüyor ilişkiler? En azından ben neden bu kadar beceriksizim bu konuda?! —who knows?
—no one knows
—even you?
0 akıllı çıkaramadı:
Yorum Gönder